Bayanların Ayakabı ve Çanta Çılgınlığı

4/12/2012 12:16:00 PM Author: Serhat

" Dost başa düşman ayağa bakar derler.. " Bunu günümüze uyarladığımızda pek de bir değeri kalmadı aslında bu atasözünün artık.. Kadınlara almak istedikleriniz nelerdir ? İhtiyacınız olan şey nedir ? diye sorsanız eminim 10 kadından 9'u ayakkabı ve çanta der.. Gardorap tıka basa ağzına kadar dolu olmasına rağmen hala ayakkabı ve çanta açlığı devam eder ve doyumsuzdur..
Topuklu ayakkabılar kadını kadın yapan yegane bir aksesuar bence.. 

Online alışverişte dünyaca ünlü markaları %90'a varan indirimlerle satmaları kadınları en çok cezbeden nokta.. Reklama girmesin diye ismini vermek istemediğim bir e-ticaret sitesi satışa sunduğu ve işim dolayısıyla takip ettiğim bir ayakkabıyı yaklaşık 10 dk süreyle tükendi ibaresini ekrana yansıttılar. Stoklarda bir e-ticaret sitesine göre de oldukça fazlaydı. Yaklaşık 50 adet gibi..

Çağımızın en büyük problemi olan alışveriş çılgınlığı bakalım daha hangi firmaların tavan yapmasına sebep olacak.. Bekleyip göreceğiz...

Kahvaltı Denince Akla Yonca Bahçesi Gelir

Merhabalarrrrrrrrrrr bugün sizlere Yonca Bahçesinden bahsetmek istiyorum...........
 Polonez Köy yolu Cumhuriyet Köy girişinde olan bu mekan tüm hafta boyunca yaşadığımız iş stresinden ve her türlü olumsuz düşüncelerden arınıp kendinizi doğaya bırakacağınız ve bunla beraber mükellef bir kahvaltı yapabileceğiniz bir yer. Mekanda kullanılan mobilyalar kendinizi bir köy evinde misafir ediliyormuşcasına hissetmenize sebep oluyor.Çimlerin üzerine atılmış ahşap sandalye ve masalar çocukların rahatça oynayabileceği ve kahvaltının ardından kalkıp mekan etrafında turlayabileceğimiz bir yer, insanın üzerindeki negatif enerjiyi atması için ayakkabılarını çıkarıp toprağa basarak bütün negatifliklerden kurtulası geliyor... Hazır önümüz yaz insanlar değişiklik yapmak için böyle fırsatlar alıyor  ( En başta ben tabi :)
Burayı herkese öneriyorum  Yonca Bahçesi...

Kahvaltının fiyatı ise kişi başı 14 lira ödedik.. Ucuz da..

Köy kahvaltısının içerisinde ise şunlar var ;

Peynir
Zeytin
Bal
Tereyağı
Sahanda Yumurta
Domates
Salatalık
Ayva Reçeli
Sınırsız Çay


Saygılarımla...

Anne Olmak

Anne olmak kimbilir ne muhteşem birşeydir. Umarım günün birinde bu mutluluğu bu yüce duyguyu bende yaşarım bu özel günde tüm anneler sadece hatırlanıp tüm çocuklarının yanında olmalarını ister çocuklarının en sevdiği yemekleri hazırlayıp beraberce yemek içmek isterler bu özel günü bazı anne buruk bazı anne mutlu bazı çocuk annesi ile bazısıda annesizce geçirir kimide benim gibi hem annesi ile hemde evlat sahibi olmadan geçirir. Sadece ben üzülmeyeyim diye benim canımın içi bir tanecik  sevdiğim eşim bana artık annem diye hitap ediyor sende benim annemsin diyor, bende senin yaramaz sevimli çocuğunum diyor ve bana kendi annesine ve benim anneme aldığı gibi  bu günün anısına banada farklı farklı hediyeler almış tatlım benim iyiki benim dünyamdasın iyiki yol arkadaşımsın seni seviyorum annemmmm

Kendi eviniz tadında

Canım arkadaşım benim iyiki varsın, ne oldu diye merak edenlere çocukluğumun beraber geçtiği yediklerimizin,içtiklerimizin ayrı gitmediği bir beraberlikten sonra herkes gün gelip kendi kanatları ile uçup birer yuva kuruyor hergün birbirimizi göremesek de biliyoruz ki en kötü ve en güzel anlarımızda bir telefon yeter buluşmamıza yine güzel bir planı varmış dostumun beni aradı ama kendisinin sorunları olduğunu ve bir dost'a ihtiyaç duyduğunu sabaha kadar oturup dertleşmek istediğini söyledi tabi ben dururmuyum hemen canım kocamı aradım ve hafta sonunu bensiz geçireceksin planın nedir diye ilk önce onun ne yapacağını öğrendim sağolsun eşimin bana güveni sonsuz olduğundan  hiçççççç nereye gidiyorsun hatun diye sormaz bile onada gün doğuyor ya neyseeeee. Arkadaşıma gittiğimde birbirimizi ne kadar özlediğimizi farkettik o gece sabaha kadar birbirimize anlattık dinledik eeee  sorun ne dedim benle ne paylaşıcaktın dedim bana ne dese beğenirsin sana sabah ev sıcaklığı tadında bir kahvaltı sürprizim var dedi zaten evdeyiz dedim meğer benim güzel arkadaşım bana  Süt Yumurta Reçel Cafe adında gerçekten çok şirin evinden çıkıp yan komşuya kahvaltıya gitmiş gibi hissedeceğiniz Kadıköy'de bir mekan çalışanların sizi misafir gibi karşıladıkları bir yer menüsü harikaydı bir de üstüne üstlük benim kahvaltıda çok sevipde yapamadığım tek şey olan Krep de vardı muhteşem bir kahvaltı idi.. kesinlikle bu mekana her türlü kıyafet ve herkes ile gidebileceğiniz en önemlisi kendinizi çok rahat hissedeceğiniz bir mekan hatta ben o kadar rahattım ki kahvaltı bitiminde tabakları toplamaya falan başladım alışkanlık işte ne yaparsınız.

Çirkin kadın yoktur Bakımsız kadın vardır

Malum biz kadınlar her zaman güzel görünmek her zaman bakımlı olmak isteriz hem bunları yaparkende hem iyisi olsun hem uygun fiyatlı olsun diye de bir dünya araştırma yaparız bazen tereddüt ederiz acaba  gittiğimiz yerlerdeki malzemelerin steril olup olmadığını düşünürüz velhasıl kelam güzelliğimiz ve bakımımız için herşeyi göze alırız. Altunizade Güzellik Merkezi Es-Time adlı bir merkezi seçtim kendim için giderkende tereddüt ediyordum açıkcası öncelikle deneme amaçlı sadece cilt bakımı yaptırmak istediğimi söyledim sonra baktım çalışanların güler yüzlü olması ve kişiye özel  bir şekilde çalışmaları çok hoşuma gitti kendimi çok özel hissettim ve dedim ki kızım doğru yerdesin malum önümüz yaz bunun hazırlıklarını yapmak için geleceğim tek adres burası..

Seraglio Restaurant (Süper Fırsattt)

Kocam o kadar yoğun bir insandır ki bir gün sonrasının programını yapamayız genelde günü birlik yaşarız yaşayacaklarımızı ama bazen benim kendisine yaptığım serzenişler sanırım işe yarıyor ve sonunda güzel şeylere imza atıyor en son serzenişimde Üsküdar Seraglio Restaurantta güzel bir kahvaltı organizasyonu yapmış ama tabiki bana işlerim var yarın ne yaparız bilemiyorum bebeğim deyip günü geçirdi. Bende nasıl olsa bir sonraki gün pazar ve geç kalkarım düşüncesiyle televizyon izleyerek saati geç vakitlere kadar getirdim ama bir yandan da eşim sürekli hadi uyu artık canım  deyip durdu bende onun bir dediğini iki etmediğim için uyudum ve sabah uyandığımızda bana giyeceğim kıyafetime kadar seçmiş.. Kocaman güzel gözleri ile bana bakıp bir sürprizim var hazırlan hadi diyen bir adam ve sonucunda Üsküdarın eşsiz manzarası karşısında Seraglio Restaurantta çok güzel bir kahvaltı ve karşımda beni çok seven canımın içi kocam benim seni seviyorum..

5D Sinema Fırsatı Play Planet!

Her ne kadar gitmekten pek haz almasam da yoğun hava koşulları nedeniyle gitmek zorunda kaldığımız yerlerin başında gelir Avm'ler... Malumunuz havalar tam ısındı derken pazar günü şiddetli, fırtınalı bir Yağmur'un yağması o günün şaka gibi bi gün olduğunu hatırlattı. Aaaa ! Evet o gün 1 nisandı! İki iyi dost yada sevgililer yanyana geldiklerinde eminim ki aralarında mutlaka şöyle bir konuşma geçer: Kanka napalım ? Aşkım napalım ? Hacı napalım ?.. Napalım Oğlum! 2 dk sonra "şş napalım oğlum söyle hadi ya?" Yine hayatımın aşkımla bir pazar günü diye şairane bir giriş yapmayı çok isterdim ama olayı çarpıtmadan olmaz :) Velhasıl kelam girdik Tepe Nautilus AVM'ye... En üst katta Play Planet adında bir eğlence merkezi... Kapıda binbir türlü çocuğun ve ailelerin orada olması bana bayram günlerini hatırlattı. Harçlığını alıpta lüneparka koşan yaramaz çocuklar gibi.. Kalabalığı görünce kaçıp gidesim geldi hemen. Ama ne mümkün? . Nereye baksam bi kalabalık! Sanki kalabalığın içinde kaybolmuştuk! Etrafıma dikkatlice baktım aralarında en yoğun olmayan makina 5d sinema'ydı. Şaşırdım!... Fırsat bu fırsat dedim ve daldım gişelere.. Aldım biletlerimi ve biraz bekledikten sonra girdik içeriye.. Gözlüklerimizi taktık... Koltukların dolmasını beklerken bir ampül yandı aklımda ve kalın harflerle "Anadolu Yakasının En İyi 5D Sinemasına Hoşgeldiniz!" diye bir yazı gördüm. Aşkımmm aşkımmm ? Kime diyorum ben! Aloooooo ! "Hee heh efendim" diye uyanıverdim 7 saniyeilk rüyamdan.. Uyanıkken gördüğüm bu kaçıncı rüya sayamadım. Her fırsatta göreceğim rüyalarım.. Görüp görebileceğim hayallerimden şunu anladım. Sadece Hayal Et!

Eğlenceli vakit geçirmek hoş, güzel ve yorucu... Geçen haftanın galibi olan Kayınpeder'imin bana verdiği tavla dersinden sonra bu hafta yenicektim sizi İlhan Bey! Her zaman ki balkonda her zaman ki masa da şeffaf tavana vuran Yağmur damlaların sesi gerilimi iyice arttırmıştı. Üşünülünce açılan Ufo'dan sigaramın dumanına kadar hissediliyordu . Bi hışımla oturulan masada sonuç hüsran değil tabi ki 5'er oyundan başlayan rekabet 1-1 berabere bitti ve dostluk kazandı. "İlhannnnnnnn Serhattttttt hadi yemeğeeeee!" Yemek vakti gelmişti. O an anladım ikinci bir ailemin olduğunu...

Hoşgeldimm

Bu tarih itibariyle bloglamaya başlıyorum :)